

turgutkocak2009@hotmail.com
GENEL BAŞKANIMIZ TURGUT KOÇAK YOLDAŞIN YAZILARI
"HER GÜN "
FETHULLAH HOKKABAZLIĞI
TURGUT KOÇAK (GENEL BAŞKAN)
23 AĞUSTOS 2016
AKP iktidarının son zamanlara kadar
Fethullah Cemaati'ye arasından su sızmıyor olmasını acaba bu ülkede
bilmeyen var mıdır? Önce siyasileri bir kenara bırakarak iktidarı tutan
gazete ve televizyonda kendilerine gazeteci diyen ne kadar sefil sürüsü
varsa "Hoca Efendi" derler başka bir şey demezlerdi. Şimdiyse sahibine
göre konuşan bu güruhun Fethullahçılar için söyledikleri en hafif söz
"hain" tanımlamasıdır.
Tamam, anladık Fethullahçılar haindir de çevresinde "Hoca Efendi, Hoca
Efendi" diye kıvranıp Fethullah gibi bir insan müsveddesine toz
kondurmamalarına ne buyrulur? Bu çevreler yazdıkları yazılarda ve
televizyon programlarında "hizmet hareketi" olarak nitelendirdikleri bu
cemaat için az mı methiye düzmüşlerdir. Hele CIA destekli dünyanın her
yerinde açılan okullarla ilgili kimler neler söylememiştir ki bugün
kalkılıyor kandırıldık, meğer ne sinsilermiş de haberimiz olmamış diyerek
boynu bükükleri oynayanların numaralarına kanacak mıyız ne dersiniz?
AKP'yi ve sarayı tutan televizyonlarda yapılan programlara bakıyoruz da
yeminle kendimizden kuşku duymaya başlıyoruz. Bu yalaka ve yalama takımı
bu kadar Fethullah Cemaati düşmanılarsa biz neyiz dersiniz? Bu yalaka
sürüsü yalanı bu kadar kolay söyleyebiliyorlarsa ki söylüyorlar ne
fırıldaklar çevirirler kim bilir? A Haber'den tutun Kanal A'ya, Ülke
TV'den tutun Beyaz TV'ye kadar isimlerini sayıp içinizi bulandırmak
istemiyoruz acaba bu çevrelerin yapmak istedikleri nedir diye düşünüyor
musunuz ha? Bu programlarda kükreyenlerin daha dün Fethullah Gülen'i öven
programlarının arşiv kayıtları yok mu edilmiştir de bu kişiler kolaylıkla
kıvırmalarını sürdürürebiliyorlar?
Politikacı takımı da ayrı bir alamet. Bugün AKP'nin mecliste
milletvekilleri araştırılsa neler bulunmaz neler. Yani sözün özü
Fethullahçıları AKP'den çekin alın bir günde sabunlana sabunlana kiri
eriyip bittikten sonra kendisi de biten vezire dönmezse bende hiçbir şey
bilmiyorum demektir. Bir düşünün AKP, Darbeleri Araştırma Komisyonu'na bir
milletvekili vermiş, adamın Fethullah'ı övmekten neredeyse göbeği
çatlayacak. Bu komisyonda yer alan Hüseyin Kocabıyık bakın ne demiş
Fethullah'la ilgili. "Son bin yılın en büyük Türk büyüğü", "Alperen".
Şimdi bu kişi mecliste darbeleri araştıracak olan komisyonun üyesi ya siz
varın bu komisyondan gerçeğe ulaşılabileceğine dair umut besleyin
besleyebilirseniz.
Yani AKP'nin hemen tüm milletvekilleri üç aşağı beş yukarı Hüseyin
Kocabıyık'ın özelliklerini taşıyorlar. Bu durumda bunca koparılan fırtına
nedir öyleyse diye soruyorsanız bu da AKP'nin zevahiri kurtarma
girişimleri o kadar.
Bir düşünün, Fetocu olarak bilinen bir zorba kişi bayrağı kapmış en önde
sözde demokrasi mitingine katılmışlar. Kimi tanınan bilinen ticari
şirketler bir gecede hidayete erip işyerlerinin camına Fethullah karşıtı
Recep Tayyip Erdoğan'ı öven pankartlar asmışlar. Hani gel de inan
diyeceğim ama ne önemi var ister inanılsın ister inanılmasın dincilerin
gerçekleri bu. Takiyye de bunlarla kimse aşık atamaz.
Biz bu cemaatin ve de Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı İsmail
Kahraman'ın geçmişten bugüne kaçıncı kez secerelerini çıkarttık da kimin
umurunda oldu? Komünizmle Mücadele Dernekleri bir Gladyo örgütlenmesidir
ve Fethullah bu örgütlenmeden devşirilen adamdır. Ya peki, Amerikan 6.
Filosu'nu protesto eden devrimci gençlerin üzerine saldıran MTTB nasıl bir
örgütlenmeydi ki oradan ta buralara kadar İsmail Kahraman arınmış durunmuş
da TBMM Başkanı olabilmiştir?
Bugüne kadar Gladyodan gelen bu muhterem bir bilen var mı ne zaman
geçmişinden pişman olmuştur acaba? Daha dün o değil miydi Anayasa'da
laiklik yer almamalıdır diyen.
Uzatmayalım, AKP ve saray anlayışı ile ne Fethullahçılar temizlenebilir ne
de Türkiye'nin geldiği uçurumdan kurtulmasının olanağı vardır.
Fethullahçıları hain ilan edip yerlerine Menzilcileri, İsmailağa Cemaatini
ve Ensarcıları ve daha bilmem ne tarikat ve cemaatini koymaya
kalkışanların acaba dirhem farkları var mıdır ki Fethullahçılardan da
bizler yeni durumu sineye çekip oturacağız?
Bazı demokrat geçinen televizyon bülbüllerinin önerilerini de işittikçe
daha bir içimiz bulanıyor. Neymiş efendim Cemaat ve tarikatlar birer sivil
toplum örgütü haline gelmesi için devletin bunları kayıt kuyut altına
alması gerekirmiş.
Yahu be arlanıp utanmazlar, sizin cemaat ve tarikat diye adlandırdığınız
yapıları temsil eden partiler zaten var bu memlekette. Bu yapıların
varlığı ise toplumu ta kökünden zehirleyip insanlığın yüzünü cümle cihanda
kara hale getirerek zalimlere hizmet ettirmektir bu işleri niye kafanız
basmıyor?
Bu yüzden de kim tarikat ve cemaatlerle oynaşmayı demokratlık sayıyorsa
bilinmelidir ki bu karşı devrimcilikten başka bir şey değildir.
Ey millet anlayın artık anlayın!
TURGUT KOÇAK YOLDAŞIN "HER GÜN" BAŞLIKLI ÖNCEKİ YAZILARI
ANA SAYFA |